Biliyoruz ki teknoloji hergün ilerlemekte,biz gençler ise bundan gayet iyi bir şekilde yararlanmaktayız.Bilgisayarı,interneti,telefonu olsun herşeyinden.Peki bunların üzerimizdeki etkileri nelerdir?Örneğin ; bir programa İran'dan gelen gen bir illüzyonist çıkıyor,iki tane illüzyon numarası yapıyor,bir hafta boyunca konuşuyoruz.Ardından sosyal paylaşım sitelerinde videolarını yüklemeler ve tıklanma rekorları geliyor.Daha sonra ise bilinçsizce adamın yaptıklarını çözme uğraşıda cabası...
Kadın programları ise ayrı bir muamma."O bana şunu dedi.O, ona sen kimsin dedi" konuları konuşuluyor.Çok değil iki-üç yıl öncesine gidecek olursak,bir adam televizyonda kolbastı yapıyor ve ülkemizde kolbastı çılgınlığı başlıyor.Ertesi sabah bu insan programda "Yok efendim o faroz kesmesiydi,yanlış biliyorsun o hoptek dansıydı." diyerekten 12.00'de başlayan programın bitmesi 16.00'ü buluyordu.Kadınlarımız ise pür dikkat izlerken bir yandan fasulye ayıklıyor,diğer yandan da komşusunu arayıp "Çabuk aç kız kavga ediyorlar"diye haber veriyor.
Coğrafya hocamız "Nükleer santralsiz kalkınan tek bir ülke var mıdır ?" diye sorduğunda bende "Böyle kadın programları olup kalkınan ülke var mıdır?" diye sormak isterim.Acaba var mıdır ? Mesela Fransa'da olduğunu düşünelim."Jean Pierre,16 yaşındaki Matilda'yı Paris'ten kaçırıp,Marsilya'da boğazını kestikten sonre nerede görüldü.Robert Abi kamera görüntüleriyle stüdyomuzda.Az sonra..." Çok abest kaçtı değil mi ?Bu programları Türkiye'den başka hiçbir yerde düşünemeyiz zaten.
Ülkemizde belgesel ne zaman izleniyor biliyor musunuz ? O kadın programına ceza gelip,yayın kuşağına belgesel koyulduğunda.Daha bilinçli gelecek için belgeseller ya da faydalı programlar daha sık düzenlenmelidir.Televizyonda sigarayı uzun yıllar kullanan bir vatandaşın düştüğü durumu anlatan bir reklam dönüyor.Sigarayı bıraktırmak için yapılan bu reklamın işe yaradığına bizzat kendim şahit oldum.6 yıldır sigara içen arkadaşım bir aydır sigarayı kullanmıyor.
İnterneti tekrar eleştirecek olursak,daha iki hafta önce internete yalan haber düşüyor Kıvanç Tatlıtuğ ölmüş diye.Anında okulda ayılıp bayılanlar oluyor.Tamam ölebilir ama bu tepki de neyin nesi ? Fakat sonuçta ölmemiş.Yalan olduğu ortaya çıkıyor ve herkes hayatına mutlu mesut devam ediyor.
Ortadoğu'da isyanlar var biliyoruz.ama ortada dolanan bir söylentide, bunu hazırlayanların internet ortamındaki örgütlenmesiymiş.Sadece bir kıvılcım bekliyorlarmış nitekim çok geçmeden de bu kıvılcım çakıldı.Diktatörlerin bazıları devrildi,bazıları sallanıyor.Bu örgütlenmenin bir örneğide I.Dünya Savaşı'nda yaşanmıştı.Avusturya-Macaristan kralı Ferdinand,Saraybosnada öldürülünce I.Dünya Savaşı başlıyordu.
Sonuna gelecek olursak,bir söz vardı "Su akar Türk bakar".Dünya nereye gidip,nelerle uğraşıyor.Biz nereye gidip,nelerle uğraşıyoruz.
